kendimden bendim

Merhaba Arkadaşım. Bu kelime artık bizim başlangıç kelimemiz olsun. Az önce diğer blogları incelerken şöyle bir kelime duydum. Oku kelime şu idi “kendini anlat”.

Bende bir yapayım dedim içimden ve ayrı ayrı konulara bölüp başlayalım istersen?

18 Eylül 1997 tarihinde Çengelköy’de doğdum ve halen burada yaşamaktayım. Biraz garip gelecek ama ben evde doğdum ve şu an doğdum oda içerisinde bu yazıyı yazıyorum.

KİŞİLİK VE KARAKTER;

Bazen konuşkan ve hırslı, bazen sessiz ve sakin biriyim. Sürekli olarak yeni bir şeylerle uğraşan kendi kendine icatlar çıkartan, kuralları kolay kolay kabul etmeyen bir yapım var hatta bazen kuralların benim yüzünden değiştiğine şahit olmuştum.

ARKADAŞ YAŞANTISI;

Burada ilk yazdığım yazımda şöyle bir cümle kullanmıştım “arkadaş edinmemeyi öğrenmiştim.” Bu o zamanlar uyguladığım bir prosedürdü şimdi güzel bir arkadaş çevrem var fakat şöyle bir sorunum var hepsi şehir dışında buluşmalar ya yazın ya da On beş tatil zamanında oluyor.

EĞİTİM;

Şu an bir sınava hazırlanmaktayım. Bunun için hazırlıkları yapıyorum. Netlerde biraz gerileme var şu sıralar önceki denemelere göre. Yeni denemeler konuyu geniş ele alıyor, önceki denemelerde sadece konu başlıklarından oluyordu zaten olması gerekende bu. Geçmişteki konuların bazılarını unutmuşum , bu yüzden tüm dersleri günlük olarak tekrar ediyorum faydası oldukça iyi olur sınavlarda.

Çalışma saatine gelince günde min;3 max:6-7 saat(bazı günler sıfır), o gün ki konu yoğunluğuna göre değişiyor zaman. Bunun dışında özel bir kursa gidiyorum ancak orada son zamanlarda biraz bağlantımı kopardım. Bilmiyorum, ders çalışma, puanlama vb. gibi sorular sorduğumda sürekli suçlandığımı fark ettim. Bu duruma ilk başta hiç ses etmedim. Doğal bir durum olarak karşıladım ancak işe yaramaz bir herifin dershane dışında “şizofren miyiz hacı ?” kelimesini kullanması ve bu durumun devam etmesi beni oldukça huzursuz etti ve bende durum karşısında önlem almalı ve tepkimi göstermeliydim. Tepki; soru kâğıtlarını ve öğretmenler tarafından hazırlanmış notları almayarak, denemelerde tüm soruları yanlış cevaplayacak, Derslere katılımı azaltacaktım. Aslında bu kendimce bir cevap olacaktı.

İLK BLOG;

            İlk blog yazımı, ya 2014 ya da 2015 yılında yazdım tam olarak hatırlamıyorum. Onun öncesinde senaryo yazıyordum. İlk yazımı bir kişiye tepki olsun diye yazmıştım ismi de “8.14’te evden çıkınız beyefendi.” İdi. O zamanlar Bağlarbaşı’na okuluma gidiyordum. Bir adam sürekli her sabah geçimsizlikten bahsediyordu ve tam olarak hatırlamıyorum patron ya da müdürden şikayetçi idi. İşte 8:15’te evden çıkıyorum , 8:50 de işte oluyorum iyi gözükmek için. işimi iyi yapıyorum vs. diyordu. Ben de ona o yazıda 1 dakika erken çıkmasını ve yolda olduğu durumu düşünmesi için bir şans verdiğimi, yaratıcıların bile insanları köle gibi değil kitaplara göre özgür bırakmışken patronların işçileri köle gibi kullandığını anlatmıştım.

YENİ BLOG;

            İsmi “Delikanlı”. Aslında bir geçiş blog’u tam olarak blog olarak 6 Eylül günü istediğim kıvama gelecek. Şu an için bilgi ve kişisel yazı çerçevesinde ilerleyecek. 6 eylül günü blog üzerinde farklı türde yazan yazarlar olacak, blog artık her şeyini kendi üretecek ve Türkiye’de ve Dünya’da bir ilk olacak. Elbet maliyeti de artacak ancak ben maliyetini bir işe girip kapamayı düşünüyorum. Maliyet dışında gelirleri aynen bir yardım kuruluşuna aktarılacak.